Kayıtsız Veli Mi? Kaygısız Veli Mi?

Kariyer yolumuzun ve kararlarımızın ilk adımını üniversiteye girerken ve bölüm seçerken atıyoruz. Aslına bakarsanız henüz ailemizden izinsiz kiminle, nereye gideceğimize ve kaçta döneceğimize bile karar verme yetkimiz yokken, ileride ne olacağımıza karar vermemiz bekleniyor. Bu da yetmiyormuş gibi arkadaşlarımızla yarıştığımız bir sistem için ful motivasyon ve konsantrasyonla çalışmamız bekleniyor.

Bu süreçte hem öğrencilerin hem de velilerin kafalarında önyargılar, kırılması zor kalıplar ve değişmesi güç inançlar olabiliyor. Çevremde yaşananlardan, danışanlarımdan ve dershanede çalıştığım süreden elde ettiğim deneyimlerden gördüğüm kadarıyla, bu süreçteki öğrenci/veli davranışlarını ve birbirlerine olan etkilerini birkaç kategori altında toplamak mümkün.

 

  • Bir yere kapağı atsın da

Eğer bu cümleyi çocuğunuzun yanında veya duyabileceği şekilde kullanıyorsanız, çocuğunuz bunu çoğunlukla “bana inanmıyorlar”, “bana güvenmiyorlar”, “bir yere gireyim de gerisi boş” gibi algılayabiliyor. Bu durumda öğrenci motivasyonu düşebiliyor, sınav süreci öğrenci gözünde önemsiz hale gelebiliyor ve karakterine, ilgi alanlarına, ideal çalışma ortam ve stiline göre bir adım atmak yerine sadece bir üniversiteye girmiş olmasının yeterli olabileceğine dair bir inanca kapılabiliyor.

Sonuçta eğer tesadüfen başarılı ve mutlu olabileceği bir bölüm seçmediyse ileride meslek hayatında sıkışmalar, zorluklar ve stres yaşıyor.

 

  • Benim çocuğum ……… olacak

Bir şeyi çok fazla yüksek sesle söylerseniz olma ihtimali çok yükselir, ancak bu doğru ve iyi olduğu anlamına gelmez. 3 yıl önce Birkman kariyer raporlarına baktığımız bir öğrenci ısrarla tıp okumak istediğini söylüyordu. Ancak raporları öğrencinin edebiyat ve tarih alanına ciddi bir ilgisi olduğunu, editörlük, gazetecilik, reklam veya senaryo yazarlığı gibi alanları keşfetmesi gerektiğini gösteriyordu. Konuştuğumuzda da aslında öğrencinin elinde hep kâğıt kalem, yoldayken bile aklına gelenlerini kâğıda döktüğü ortaya çıktı.

Sonrası ise çok acı. Velinin söylemleri öğrencide “eğer onların istediğini okumazsam beni sevmeyecekler” inancı yaratmış. Bu nedenle de kan görmeye dayanamadığını ancak bunu annesinin bilmesini istemediğini ifade ederken “konuştuklarımız aramızda kalıyor değil mi Eda abla?” diyerek kapıya bakmıştı.

Annesi onu çok sevdiğinden dolayı kendisine göre iyi bir meslek edinerek kariyerini ve geleceğini garanti altına almaya çalışırken, öğrencide yarattığı hasarı göremiyordu. Kötü bir anne olduğundan değil, çoğu velinin yaşadığı kaygıları yaşayan, seven, endişelenen bir anne olduğundan dolayı öğrenciye kendini ifade etme alanı tanımadığını fark etmemişti. Annelik içgüdüsü kaygısıyla birleşerek hiç istemediği bir şeye yola açmasına neden olmak üzereydi.

Merak etmeyin öğrencimiz şu an Karşılaştırmalı Edebiyat okurken Tarih bölümünde yan dal yapıyor. Birkman kariyer raporları ve benim deneyimlerim doğrultusunda söyleyebilirim ki gelecekte çok iyi bir köşe yazarı, metin yazarı olabilir veya içerik yönetimi alanında çok iyi işlere imza atabilir.

 

  • Bunlar hobi, meslek değil

Yaşanmış örneklerin gücüne inandığım için gene eski bir öğrencimle devam edeceğim. Bir veli ile ön görüşmemde öğrencinin kısa filmler çektiğini, internetten kendi kendine videoların nasıl editleneceğini, seslerin nasıl yerleştirileceğini öğrendiğini ve çekimlerini kısa filmlere dönüştürdüğünü dinledim. Bu durumda bence öğrenciye Birkman Metodu veya başka bir danışmanlık/koçluk verilecekse ancak bu alandaki başarısını desteklemesi için verilebilirdi. Ama velinin isteği çok farklıydı. Öğrenciye film çekmenin ancak bir hobi olabileceğini bilimsel bir yöntemle kanıtlamak, farklı ve GERÇEK mesleklere yönelmesi gerektiğini anlatmak istiyordu. Gerçekten çok şaşırmıştım. Şaşkınlığımı da paylaştım.

Öncelikli olarak kendisini bu kadar net bir şekilde ortaya koyan, daha eğitimini almadığı bir alanda kendi kendine öğrenerek ortaya ürünler çıkarabilen 17 yaşında bir gencin ileride bu alanda ne kadar başarılı olabileceğini, bu nedenle de aslında Birkman’ın muhtemelen sadece bu alana olan gözle görülmekten öte ilgisini kanıtlayacağını anlatmaya çalıştım. İşe yaramadı, bunun bir hobi olduğunu, yönelebileceği farklı meslek dallarını görmek istediğini belirtti.

Sonuçta, Birkman Raporları tabii ki bu alana olan ilgisini kanıtladı. Yanında yönelebileceği her alanda gene aynı kapıya çıkıyordu. Bu durumda veli ikna olmak zorunda kaldı. Öğrenci üniversite 2. sınıfı henüz bitirmemişken global ve yerel yarışmalara gönderdiği filmlerden 2 ödül kazandı. Başarılarının devamını diliyor ve sinemalarda filmlerini görmeyi bekliyorum.

Sıralayabileceğim buna benzer birçok örnek neredeyse her gün, her ailede bir şekilde yaşanıyor. Bu yaşantılar hem öğrencileri hem velileri psikolojik anlamda çok etkilerken, hem de gençlerin gelecekleri ve kariyerleri için doğru nedenlerle yanlış kararlar almalarına yol açıyor. Hiçbir anne/baba çocuğunun başarısız olmasını, mutsuz olmasını veya yanlış kararlar vererek ömründen vakit kaybetmesini istemez. Ancak sistemin, girilen yarışların, okulların, öğretmenlerin, gelecek kaygısının yol açtığı stres hem velinin hem de öğrencilerin gözlerine bir sis perdesi indirebiliyor. Yukarıda verdiğim örneklerin hepsinde veliler çocuklarını sonsuz oranda seviyor, düşünüyor ve iyiliklerini istiyor. Ancak yaşadıkları stres, farkında olamadıkları olumsuz sonuçlar doğurabilecek davranışlara neden olabiliyordu.

Ayrıca bir psikolog olarak değinmeden edemeyeceğim başka bir boyut da sürecin psikolojik etkileri. Meslek/bölüm seçimi sürecinde velilerin girdiği stres öğrencileri sadece ders başarısı ve mesleki anlamda etkilemiyor, aynı zamanda özgüven eksikliğine, başarı kaygısı ile başarısızlık yaşamalarına ve oluşan performans kaygılarının yetişkinlikte de yaşam kalitelerini ve ilişkilerini olumsuz yönde etkilemesine neden oluyor.

Veli olarak eğer siz de yukarıda yer alan veya benzeri cümleleri kafanızdan geçiriyor, bunları sözel veya davranışsal olarak ortaya koyuyorsanız, çocuğunuz hangi bölümü seçeceğini ve ileride ne olmak istediğini bilemiyor, sürekli farklı meslekleri dile getiriyorsa veya siz kendi kariyer planınızdan şüphe duyuyorsanız daha fazla vakit kaybetmeden ve yaşam kalitenizden ödün vermeden Birkman Metodu gibi kanıtlanmış ve bilimsel bir yöntemlere başvurabilirsiniz.

No Comments

Post A Comment