Danışanımdan Mektup Var

Bu sabah, geçen sene 3 seans Birkman Metodu ile liderlik ve takım çalışmasına dair koçluk yaptığım bir danışanımdan çok özel bir email aldım. İsmini kullanmadan yayınlama izni alarak sizlerle de paylaşamaya karar verdik.

Kurum ve kişi isimlerini çıkartarak aynı haliyle paylaşıyorum.

Merhaba Nazlı Hanım,

Geçen sene kurumun liderlik gelişim programı kapmasında 3 seanslık bir çalışma yapmıştınız. Ben kendimce bir test daha aldırdıkları, gene eğitime ve seanslara soktukları için bizi çok direnmiştim. Hatta ilk görüşmemizde size karşı olan önyargımı grup önünde bile göstermekten çekinmemiştim.

Hemen skorlarıma bakıp bana grubun önünde bu davranışımın nedenlerini açıklayarak, beni önyargılarımdan sıyrılmaya davet etmiştiniz. Çok dürüst olacağım, kusuruma bakmayın. “hem çok genç hem de çok ukala, bütün gün işimiz var şimdi bununla” diye geçirmiştim içimden. Fakat ben içimden bunları geçirirken 2 yıldır beraber çalıştığım arkadaşım “ kadın haklı” diyerek beni kendime bir nebze de olsa getirmeye çalışmıştı. Ona da kızdım, yakaladı bir fırsat benimle didişiyor diye düşündüm.

Sonra 2 tane birebir seans yaptık. Bana her durumu nasıl üzerime aldığımı, kişisel algıladığımı, bunun beni ve yaşamımdaki insanları nasıl yorduğu üzerine çalışmamız gerektiğini anlattınız. İnsanlardan ve kendimden beklentilerimin çok üst seviyede olduğunu, zaman zaman zorlayıcı olabileceğimi, insanların enerjilerini kullanma biçimini, gerçeklik algılarını kendi beklentilerim doğrultusunda yönetmeye çalıştığımı anlattınız.

Belki böyle yapıyorum, ama onların daha iyi olmasını istiyorum, diye düşündüm. Bu sayede olduğum yere geldiğimi zaten biliyordum. Sonra insanları tembel olarak algıladığımı, bunu anlayamadığımı anlattınız. Tembel olduklarını, hayata bir kere geldiğimizi ve yapacak bunca şey varken durmalarına gerek olmadığını belirttim. Bana “bu sizin algınız, onların değil” dediniz. Herkesin enerjisini ve güçlü yönlerini farklı şekilde kullandığını anlatmaya çalıştınız. Anlamamıştım.

Evet, ta ki kızımın okulundan rehber öğretmeni arayıp profesyonel bir yardım alması gerektiğini, özgüveninin gelişemediğini, ne yaparsa yapsın asla yeterli olmadığı hissine sahip olduğunu anlatıp, bana ona karşı zorlayıcı olup olmadığımı, nasıl takdir cümleleri kullandığımı sorana kadar. Derler ya “dank etti” diye. Beynimden vurulmuşa döndüm. Kızım 3 aydır bir psikolog ile çalışıyor. Ben de kendisinden yardım istedim, beni yönlendirmesi için. Birkman sonuçlarımı ve sizinle seanslarımızı anlattım. Psikolog hanım da çok şaşırdı.

Size tekrar çok teşekkür ederim. Sadece profesyonel yaşantıma değil, aile hayatıma ve bana dair olan her şeye değerek hayatımı değiştirdiniz. Sadece beraber çalıştığım insanları yönetirken kullandığım zorlayıcı yöntemleri ve sizin deyiminizle algı filtrelerimi değil, kızımın tüm hayatını etkileyebilecek olan davranışlarımı bana gösterdiniz. Şimdi anlıyorum neden hep “insan bir bütündür, duygularımızı ve kişiliğimizi güvenlikte çıkartıp kapıda bırakmıyoruz” dediğinizi.

Benzer bir yazı ve öneriyi İK’ya da yazdım, 2017 yılında tekrar sizinle çalışmalarını önerdim. Tekrar görüşmek dileğiyle. Tekrar tekrar teşekkür ederim.

No Comments

Post A Comment