İşinin ehli, iyi eğitimli birçok insanı bir araya getirebilirsiniz. Hepsi kendi uzmanlık alanında birer yıldız olabilir, ancak aralarındaki dinamiği yönetmek ve bir takım olarak potansiyellerini başarı hikayesine dönüştürmek her zaman o kadar kolay olmayabilir.

Peki o insan kapitalinin potansiyelini bir organizasyonel başarı hikayesine dönüştürebilen, fark yaratan firmalar bunu nasıl yapıyor?

NASA’yı ele alalım. NASA takım dinamiklerini, takım içi çatışmaları ve potansiyel iletişim bariyerlerini yönetmek için Birkman Metodu’nu kullanıyor. Bireysel iletişim stillerini, algı filtrelerini, çatışma yaratabilecek bireysel farklılıkları Birkman Metodu raporları ve danışmanları ile yöneterek başarının önüne geçebilecek engelleri ortadan kaldırıyor.

NASA’nın yanı sıra Apple, Coca Cola, Walmart gibi birçok dünya devi de takım dinamiklerini, takım içi çatışmaları ve iletişimi yönetmekte, liderlik becerileri gelişimi, pozisyonlama, koçluk ve insan kapitali yönetimine dair daha birçok alanda Birkman Metodu’nu kullanıyor.

Birkman Metodu bu kurumların fark yaratan markalar haline gelmesine nasıl yardımcı oluyor?

İster kurumsal bir firma olsun isterse aile şirketi, takım çalışması başarının olmazsa olmazlarından biridir. Takım çalışmasının olmazsa olmazı ise İLETİŞİMDİR.  Yapıcı çatışmaların inovatif aksiyonlar getirdiği, bireysel farklılıkların iş yapış modellerine avantaj olarak yansıdığı bir ortamda çalıştığınızı hayal edin. Bunun en önemli sırrı etkili iletişimdir. Her eğitimin bir köşesinde anlatılan kitabî etkili iletişimden bahsetmiyorum. Gerçekten bireylerin iletişim ihtiyaçlarından, güçlü yanlarından, iletişim ve etkileşim sırasındaki kendilerine özgü algılama biçimlerinden, stres yaratan ve o stresi yönetebilecekleri kendilerine özgü reçetelerden bahsediyorum.

İşte NASA yukarıdaki bildiriminde bu analiz ve reçeteleri sunan Birkman Metodu’na teşekkür ediyor.

Beraber çalıştığınız insanların güçlü yanlarını, ihtiyaçlarını, hangi durumlarda sizi nasıl algıladıklarını, onları strese sokabilecek ve negatif reaksiyon alabileceğiniz durumları bilme şansınız olsaydı çalışma hayatınızdaki ilişkiler nasıl olurdu? Kendinize ait algı filtrelerinin, motivasyonel ihtiyaçların, güçlü yanların, stres altındaki davranışların ve bu davranışları yönetmenin veri ve yöntemlerini bilerek hareket ediyor olsaydınız yaşam kaliteniz nereye yükselirdi?

Belki daha önce de değinmişimdir, ancak en sevdiğim örneklerden birini tekrar paylaşacağım. Bir aile şirketinin sahibi olan eşler iletişimde yaşadıkları sıkıntının işlerine yansıdığını düşünüyorlar. Kadına göre adam sürekli onunla kavga etmeye çalışıyor, çok asabi ve agresif. Bu nedenle kadın önemli kararlarda bile eşi ile konuşmaktan kaçınıyor. Adam ise kadının neden diyalog kurmaktan kaçmaya çalıştığını, neden her konuşmaya başladığında konuyu kapattığını anlamıyor ve iş bile konuşamaz hale gelmelerini, ilişkilerinin duygusal tarafında bir sorun olmasına bağlar hale geliyor. Oysaki gerçekte olan kadının ve adamının İletişim, Otorite ve Perspektif skorlarındaki farklılıkların yarattığı “ALGI”. Skorlarını ve neden birbirlerini bu şekilde algıladıklarını anladıktan sonra ortada ne kavga edecek ne de kaçacak bir durum olmadığını anladılar.

Benzer örnekler hayatımızın her alanında yaşanıyor. Takım arkadaşlarımızı kaba, asabi, korkak, çekimser, yavaş, aşırı heyecanlı gibi algıladığımız durumlarda aslında olan bu olmayabilir ve o farklılıklar negatif duygular yaratan birer engel olmaktansa farkındalıkla yönetilen avantajlara dönüşebilir. NASA örneğinde olduğu gibi Birkman Metodu ortak bir dil yaratmanızı sağlamada ve dolayısıyla hem bireysel hem de organizasyonel başarınızı yükseğe taşımanıza yardımcı olur.